17.2.10

BOZDAĞ TATİLİ

BOZDAĞ GEZİSİ

Sabah Bozdağ’ a gitmek üzere hazırlandık. Eşyaların son kontrolünü yaptıktan sonra evden ayrıldık. Tur yolcu otobüsünün bizi alacağı yere gittik. Yaklaşık 10 dakika sonra otobüsümüz geldi ve bizi karşıladılar. Herkes tatile gitmenin verdiği ayrı bir neşe ile birbirleri ile sevinçlerini paylaşıyordu. Kaptanımız da neşeli bir müzik çalmaya başlayınca neşemiz daha da arttı. Arkadaşım Nurşen ve oğlu Ömer ile birlikte Bozdağ’a doğru gidiyorduk. Ayrancılar mevkiinde büyük bir kafe restrorant da kahvaltı molası verdik. Evde hazırladığımız kahvaltı malzemelerimizi de çıkartarak çocuklarım, arkadaşım ve oğlu hepimiz aynı masada neşe içinde kahvaltımızı yaptık. Odara yaklaşık 15 dakika kalabildik Çünkü otobüsteki çocuklar bir an önce kar görme umuduyla büyüklerine durmadan soru soruyorlardı. Kaptanımızda çok bekletmeden yola çıktık. Bozdağa gidene kadar Ayrancılar, Tire Torbalı, Bayındır, ve Ödemişi gördük. Otobüsümüz Ödemişten yukarı doğru dağa tırmanmaya başladı. Bu arada küçük oğlumun arka koltuğunda iki tane 5 ve 6 yaşında 2 kız vardı ve sürekli çok konuşarak rahatsız ediyorlardı.(Sanki oğlum hiç konuşmuyormuş gibi))). Ama öyle doğal davranıyorlardı ki hareketli bir müzik çıksa hemen holde oynamaya başlıyorlardı ve bizde neşeleniyorduk. Dağa tırmandıkca çocuklar sürekli hani kar nerde biz buraya kar görmeye geldik diye durmadan yakınıyorlardı. Aralararında geri dönmeyi düşünenler bile vardı. Bozdağ’ da kar olup olmadığından emin olmadığımız için var yada yok diyemiyorduk.Artık Bozdağ ayrımına geldiğimizde Gölcük yoluna döndük ve 5 dakika sonra Gölcük’ te 20 dakika mola verdik. Fakat çok soğuk ve aynı zamanda aşırı rüzgar vardı. Ama biz yinede dolaşmayı tercih ettik. Alış veriş yaptık gölün kıyında resimler çektik ve o soğuk bile o kadar neşe veriyordu ki!!! Üşüyünce bir kafede oturmaya karar verdik.İçeri girdiğimizde kuzine soba kurulu ve içerisi sıcacıktı. Birer sıcak çay içtikten sonra otobüsümüze döndük ve herkes tam olduktan sonra tekrar Bozdağ’a doğru yola çıktık. Dağları yavaş yavaş tırmanmaya başladık. Arada yağmur çiseliyor hemen arkasından güneş açıyordu. Müthiş bir manzara vardı.Yükseklere çıktıkça aşağıya bakamaz olduk. Yollar çok dar değildi ama yinede her an aşağı düşecekmişiz gibi his vardı. Bu arada çocuklar yine başladılar. Kar istiyoruz diye söylenmeye başladılar. Herkes kendi çocuğunu zor sakinleştiriyordu. Kaptanımız çocukları yatıştırmak için ilk kar ı kim görürse ona küçük altın vereceğim dedi ve herkes umutla etrafında kar aramaya başladı. Tabi işin şakasıydı ama valla çok da işe yaradı. Derken sis bulatlarının içine girdik .Otobüsün camından dışarısı zor görünüyordu. Biraz tedirgin olduk ama kaptanımız sağolsun otobüsü çok dikkatli kullanıyordu. Sonra Nihayet dağın eteklerinde az da olsa kar görünmeye başladı. Aman tanrım!!! Herkes çığlık çığlığa....

Çok nadir kar yağan memleket olunca haliyle çok sevindik. Kayak merkezine iyice yaklaşmıştık ki birden beklememiz gerektiğini yolun tıkalı olduğu söylendi. Tabi biz dururmuyuz hiç. Hemen eldivenlerimizi giydik ve otobüsten indik karların üzerinde yürümeye başladık. Kayak merkezine geldiğimizde kayak yapanlar, kızakla kayanlar kafede oturanlar öyle kalabalıktı ki. Zannedersinizki terkedilmiş bir yere geldik ve dağın tepesinde bir cennet var. Gerçekten süper bir görüntü. Sanki tüm İzmirin yarıdan fazlası oradaydı. Derken kar yağmaya başladı ve kaçacak kapalı bir yer bulmaya çalıştık. Dolu şeklinde sulu bir kar olduğu için hemen ıslatıyordu. Hepimiz kartopu oynamaya başladık bir taraftan üşüyoruz bir taraftan kar yumağı yapıyoruz. Sonra kızak kiraladık ve çocuklar kayak yapmaya başladılar. Onların eğlenip mutlu olduğunu görmek benim için ayrıca bir mutluluktu. Sonra bende kızağı alarak yukarıya tırmandım ve aşağıya kadar hiç düşmeden gelebildim. Çok eğlenceliydi. Çoçuklarımla çocuk gibi oynamak bana çok zevk veriyordu. Tamamen sırılsıklam ıslanmıştık ama hiç umurumuzda değildi. Hiç aldırış etmeden kayak yapıyorduk. Sonra otobüsümüz yanına geldiğimizde tur görevlileri karların üzerinde mangalı hazırlamışlar ve bizleri bekliyorlardı. Çocukların ıslak kıyafetlerini otobüsün içinde değiştirdik ve ısınmaya başladık. Mangalda sucuk ekmeğimizi de yedikten sonra tekrar çıkıp kardan adam yapmaya başladık. Tüm otobüs yolcuları o kardan adamla fotoğraf çektirdi. Çocukluk günlerindeki kar oyunlarını tekrar yaşamak çok güzeldi. Akşam oluyordu ve gitme zamanı gelmişti. Kimse oradan ayrılmak istemiyordu. Tüm yolcular kontrol edildikten sonra yola çıktık. Dağlardan yavaş yavaş inerek geliyorduk. Şarkılarla Türkülerle oynaya oynaya geliyorduk. Kar la oynamak herkesi rahatlatmıştı. Güzel bir günün ardından evimizde geldik ve neler yaşadığımızı tekrar paylaşarak bir kez daha eğlendik.

Bozdağ’a gitmek isterseniz yanınıza yedek kıyafetler almayı unutmayınız. Çorap, şapka, Kaşkol a çok gerek duyuluyor. Ayrıca kendi kayak malzemeleriniz varsa yanınızda götürmenizi tavsiye ederim. Gittiğiniz yerde pahalı olabiliyor. Herkese güzel bir kış tatili dileklerimle.

















DAĞA TIRMANIRKEN


















ÖDEMİŞ ( TEPEDEN GÖRÜNÜŞÜ)

EĞLENCE